Ekran maruziyeti otizm belirtilerine yol açar mı?
Bazı bilimsel çalışmalar, çocuklarda erken gelişimsel dönemde fazla ekran maruziyeti olması ile gelecekte otizm belirtileri görülmesi ya da otizm tanısı konulması arasında korelasyon ilişkisi (nedensellik ilişkisi olmayabilir olduğuna işaret etmektedir. Buna karşın, ekran maruziyetinin otizm belirtileri arasında korelasyon ilişkisi bulunması, bu iki durum arasında nedensellik ilişkisi (gerçek ilişki) olması gerektiği anlamına gelmemektedir. Çok sayıda bilim insani, otizm spektrumunda yer alan çocukların sosyal ilişki kurma konusunda yaşadıkları zorluklara ikincil olarak daha fazla ekran başında kaldıklarını düşünmektedir. Dolayısı ile ekran maruziyetinin otizme değil, otizmin ekran maruziyetine zemin hazırlıyor olabileceği öne sürülmektedir. Mayıs ayında yayınlanan bir çalışmanın sonuçları, pandemi öncesinde otizm tanılı çocuklarda ekran başında kalma süresinin tipik gelişim gösteren çocuklardan daha fazla olduğuna, pandemi sonrasında ise bu farkın kaybolduğuna ibaret etmektedir. Bu veri; tipik gelişim gösteren çocuklarda, sosyal etkileşime girme motivasyonunun yüksek olması nedeniyle ekran başında kalma süresinin kısa olduğunu ve pandemi önlemleri dolayısı ile sosyalleşme engellediğinde farkın kaybolduğunu göstererek, ekran maruziyetinin otizme ikincil gelişmiş olabileceği düşüncesini desteklemektedir. Ekran maruziyetinin azaltılması, otizmde sosyal etkileşime zemin hazırlanması için sık kullanılan ve faydalı olabileceğine yönelik bazı veriler bulunan bir yöntemdir. Ancak ekran maruziyetinin doğrudan olumsuz etkisinin kaybolmasının mi, yoksa maruziyetin azalması ile sosyal etkileşimin imkanının artmasının mı etkili olduğu henüz açık değildir. Özetle, ekran maruziyetinin otizm belirtilerine benzer klinik tablolara yol açtığı konusu günümüzde modern tip içerisinde araştırılmaya değer bulunsa da, henüz yeterli veri yoktur ve otizm alanında önde gelen araştırmacılar tarafından güçlü olarak kabul görmemektedir. Eldeki dayanak noktaları bu ölçüde sınırlı iken bu hipoteze güçlü şekilde inanmak; bazı ailelerde yoğun bir suçluluğa, bazı ailelerde ise durumu yeterince önemsememeye yol açabilmektedir.
Prof. Dr. Ayhan Bilgiç / Çocuk ve Genç Psikiyatristi